12 Eylül 2012 Çarşamba

Şampiyon Andy Murray!



Turnuva geneli çok güzel maçlar olmasa da finalleri çok iyi yaptık bu sene. Azarenka - Williams finalinden sonra, Murray - Djokovic finali de finale yakışır bir maç oldu. Maçın başında etkisini gösteren etkili rüzgar her iki tenisçiyi de olumsuz etkilese de, Murray bu rüzgarı Djokovic'e karşı avantaj olarak kullanmayı başardı. Murray'nin slice servisleri Djokovic'i epey zorladı ilk sette. Genelde al gülüm, ver gülüm şeklinde rallilerle geçen ilk seti tie-break ile kazandı Murray. İkinci sette ise Djokovic mental gücünü korumakta çok zorlanıyordu. İlk 4 oyunu kaybetti ve 4-0 geriye düştü.



Ancak ne olduysa ondan sonra oldu. Rüzgarın dinmesiyle bu kez de Djokovic fırtınası başladı, 4-0'dan seti çevirdi ancak sarfettiği yüksek efor ona setin en önemli oyununu kaybettirince ikinci setten de 7-5 mağlup ayrıldı Nole. Üçüncü sette ise iyileşen hava şartlarının da verdiği moralle, Djokovic tüm kontrolü eline aldı, üst üste 2 seti rahatça alarak setlerde durumu eşitledi.


Birçok kişi Djokovic'in 5.seti de rahatça alacağını düşünürken senaryo tam ters bir şekilde gelişti. Djokovic'in servis attığı ilk oyunda servis kıran Murray, kendi servislerinde de çok etkili olmaya başlayınca son sette skor 5-2'ye kadar geldi. Murray şampiyonluk için servis atmadan önce Djokovic bir sağlık molası aldı. Ama Djokovic'in mental oyunları için artık çok geçti, Andy tüm rüzgarı arkasına almış gidiyordu. 5.finalinde ilk Grand Slam şampiyonluğuna ulaştı Murray. Biz de böylece sıralamada ilk 4'te yer alan tenisçilerin 4 Grand Slam'i paylaştığı bir sezonu geride bıraktık. Maçtan bir kaç video ile kapanışı yapalım:




10 Eylül 2012 Pazartesi

US Open Erkekler Finali : Novak Djokovic - Andy Murray

Geldik büyük maça. Her ne kadar Federer'in erken veda etmesi, Nadal'ın sakatlığı dolayısıyla turnuvadan çekilmesi biraz hayal kırıklığı yaratsa da, şu anda en büyük 4 isimden 2'si finalde karşılacak bugün. Olimpiyat Şampiyonu ünvanıyla Murray, 5. Grand Slam finalinde artık kazanmak isteyecek. Daha önce oynadığı 4 Grand Slam finalini de kaybetmişti hatırlayacağınız gibi.(2010, 2011 Avustralya Açık, 2008 Amerika Açık,2012 Wimbledon)


Djokovic ise geçen senenin şampiyonu olarak tekrar finalde. Nadal'ın çekilmesi en çok ona yaradı diyebiliriz. Nadal turnuvada yer alsaydı eğer, yarı finalde Nadal ile oynayacaktı Nole. Şimdi ise Nadal'a kıyasla nispeten daha zayıf bir rakip olan Ferrer'e karşı oynadı yarı final maçını.Eski şampiyon bugün de favori olarak çıkacak korta. Bahis oranları da Djokovic'e 1.20-1.40 aralığında bir oranı uygun görmüş. Kişisel fikrim olarak ben de Djokovic'i bugün bir adım( sadece bir adım :) ) önde görüyorum.


Maçın kritik noktalarına gelecek olursak, öncelikle iki tenisçi de fizik-kondisyon olarak en üst seviyedeler. ATP turunun bu konuda en iyi 3 tenisçisinden 2'si Murray ve Djokovic. Bu nedenle bugün birbirlerini yormaları zor gözüküyor. 1. servis oyuna sokma yüzdeleri ve basit hatalar bugün belirleyici bir faktör olabilir. Bunun dışında finale gelene kadar Murray'nin Djokovic'e kıyasla 5 saat daha fazla kortta kaldığını hatırlatalım. Olası bir 5. sette bu eski maçlardan gelen yorgunluk belirtileri baş gösterebilir Murray'de her ne kadar üst düzey bir kondisyona sahip olsa da.



Bir diğer konu da mental savaş. İki tenisçi de mental olarak rakibi etkilemede uzman. Djokovic'in "yoruldum, öldüm, bittim" tavırlarından sonra neler yapabildiğini çok iyi hatırlıyoruz. Aynı şekilde Murray de omuzlarını aşağıya salıp, yüzüne yorgun bir ifade takınıp üst üste winner'lar atabilen bir tenisçi. İkisi de birbirini çok iyi tanıyor, birbirlerinin oyunlarına gelmeleri zor. Ama eminim ki, ikisi de rakibini mental olarak yıpratmayı deneyecektir. Aralarındaki 14 maçta 8-6 Djokovic üstünlüğü olduğunu da hatırlatalım son olarak.

Keyifli ve benim beklentime göre uzuuun bir maç olacak. Ben 3-2 Djokovic diyorum, izleyip görelim.




Şampiyon Serena Williams!



Dün gece beklentilerin uzağında kıran kırana bir maç izledik. Bu maç hakkında hemen hemen herkes Serena'nın rahatça kazanacağını düşünürken öyle olmadı. Maçtan önceki yazımda belirttiğim gibi Serena'nın servis ritmini bozucu hareketlerde başarılı olan Azarenka, Serena'yı 1.set hariç çok zorladı.



1.sette müthiş bir servis yüzdesi ile başlayan winner'ları, ace'leri ardı ardına sıralayan Serena rakipsiz gibi görünüyordu. Azarenka risk alması gerektiğinin, agresif return oyununa dönmesi gerektiğinin farkındaydı. Saldırdı ikinci sette ve bunun meyvesini de aldı. 2.sette basit hata sayısı gene de az değildi ama etkili vuruşları arttırdı, servisleri güçlendi, Serena'nın müthiş 1. servislerine tokat gibi cevaplar verdi. Mental olarak Serena da sıkıntıya düştü ve servisleri sokamamaya, üst üste çift hatalar yapmaya başladı. Bunun sonucunda Azarenka 2-6 verdiği ilk setin rövanşını ikinci sette 6-2 ile almış oldu.



2. setten aldığı rüzgarla doludizgin gidiyordu Vika. Özellikle 3. sette servis kırana kadar devam etti bu üstün oyun. Ancak ne olduysa ondan sonra oldu. Vika'nın 2.sette yaptığını bu kez Serena yapmaya başladı : Agresif return'ler. Skor 5-4 iken ve Azarenka kariyerinin ilk Amerika Açık şampiyonluğu için servis atarken Serena tüm riskleri aldı ve sürekli return winner'lar denedi. 1 tane fileye taktı ama aldığı risk işe yaramıştı. Servisi kırdı ve bu saatten sonra mental olarak biten Azarenka'yı yenmek onun için hiç de zor olmayacaktı. Servis kırdıktan sonra güveni de geri gelen Serena servis oyununu kazandı. Çekişmeli geçen 12. oyunu da alarak 4. Amerika Açık şampiyonluğuna ulaştı. Gerçekten inanılmaz bir başarı. Kariyerindeki 15. Grand Slam şampiyonluğu oldu bu Serena'nın.


 Azarenka ise müthiş, son zamanlarda görülmemiş bir şekilde mücadele ettiği maçı gözyaşlarıyla tamamladı, bizi de ağlattı açıkçası. Maçı kazanmayı hak etmişti iki tenisçi de, ikisi de harika oynadılar. Azarenka her ne kadar maç sonunda gözyaşlarını tutamasa da, ödül töreninde ne kadar büyük bir iş yaptığının farkına varmıştı ve gülüyordu.



Harika bir finali geride bıraktık. Bir harika final daha var bu gece. TSİ 22.30'da Djokovic - Murray ile karşılacak. Maç Eurosport'tan canlı yayınlanacak.



9 Eylül 2012 Pazar

US Open Kadınlar Finali : Victoria Azarenka - Serena Williams

Normalde bu sabaha karşı oynanacak olan finale yağmur izin vermemişti. Kendi açımdan da bu duruma sevindim diyebilirim. Kaçıracaktım maçı yoksa. Neyse, biz maça gelelim. Bahis oranlarının Serena'ya 1.02 vermesi durumu özetliyor aslında. Rakipsiz. Serena'nın gücüyle, fiziğiyle mücadele edebilecek bir kadın tenisçi yok şu anda. Serena'yı yenmek için ise mental olarak çok güçlü olmak ve az biraz da yetenek, güç gerekiyor tabii ki. Azarenka mental olarak kuvvetli tenisçilerden biri. Serena'yı yenemez kimse diyemez ama gönül rahatlığıyla Azarenka Serena'yı yener demek imkansız adeta Serena'nın bu formuyla.Önceki karşılaşmalarından bir video paylaşalım:


Serena Wimbledon'da ezip geçmişti adeta. O günden bugüne değişen pek bir şey yok. Serena'nın 1.servis ritmi bozulmadığı sürece Azarenka'nın bugün de pek bir varlık gösterebileceğini sanmıyorum. Ha peki Serena'nın servis ritmini nasıl bozarsınız? Onun giydiğinden daha ilginç bir kıyafet giyebilirsiniz mesela Mattek-Sands gibi. Bu onun servis ritmini bozabilir. Şaka bir yana, agresif return denemek ve başarılı olmak Serena'yı korkutabilir. Onun kafasına 1.servisimi çok efektif olarak karşılayabiliyor düşüncesini yerleştirmek Serena'nın daha farklı bir servis tarzına yönelmesine ve hatalar yapmasına sebep olabilir. Bunun dışında Serena'nın returnleri de gayet etkili olduğu için, servis performansınız da çok iyi olmalı. Azarenka bunları yapabilecek potansiyelde bir oyuncu. Bugün yapabilir mi bilemiyoruz. Maç 23.30'da Eurosport'ta olacak. Kaçırmayın derim.


8 Eylül 2012 Cumartesi

US Open'da Günün Maçları

Bugüne erkekler yarı finalleri ile başlyacağız eğer yağmur sorun yaratmazsa. Hatta, bir fırtına beklendiği için için maç saatleri bir saat erkene çekildi bugün.Günün ilk maçı Berdych ile Murray arasında. Yarı finale Federer'i eleyerek gelen Berdych moral olarak en üst seviyede bulunuyor. Olimpiyat şampiyonu Murray'nin ise tek amacı US Open'ı kazanarak sıralamada Nadal'ı geçmek. İki formda tenisçinin maçını yorumlamak her zaman zordur, maçın galibini belirleyen faktörler hep küçük detaylar olmuştur bu tür maçlarda. Kendi yorumum ise %51 Murray, %49 Berdych şeklinde.


Günün ikinci maçı ise Djokovic ile Ferrer arasında. Djokovic buraya kadar çok rahat geldi, az enerji harcadı. Ferrer ise inanılmaz zorlu ve yorucu bir maçtan çıktı Tipsarevic karşısında. Tipsarevic kaybetmiş olsa da, bir başka vatandaşına yardımda bulundu da diyebiliriz. Maçı Ferrer'in savunması, Djokovic'in enerjisi belirleyecek. Tipsarevic maçında harika ilk servis sokan Ferrer'in yarı finalde bir şansı olması için bu servislerini koruması, hatta bir üst seviyeye çıkarması gerekiyor. Bugün Djokovic'i galibiyete daha yakın görüyorum.



Erkekler yarı finallerinden sonra kadınlarda final heyecanı başlayacak. TSİ 02.00 gibi başlyacak olan finalde Victoria Azarenka ve Serena Williams karşı karşıya gelecek. Serena dün de rahat kazandı, dominantlığı sürüyor. Bu koşullar altında daha dün zor bir maçtan çıkmış Azarenka'nın şansını düşük görüyorum. Maç rallilere kalırsa Azarenka'nın Williams vuruşlarına kafa tutması epey zor.Son karşılaşmaları 6-1, 6-2'lik setlerle Williams'a gitmişti. Bugün bu kadar rahat olmayacaktır ama Williams galibiyete yakın olan taraf. Ancak şunu da unutmamak gerek, kadınlar tenisinde duygular çok ön planda oluyor, Williams'ın ufak bir konsantrasyon kaybı Azarenka'yı da şampiyon yapabilir.


Azarenka finalde!



Enfes bir maç daha geride kaldı ve Azarenka ilk US Open finaline erişmiş oldu. Masha ilk sette fırtına gibi esti, winnerlardaki ezici üstünlüğü ile ilk seti 6-3 aldı. Ancak ikinci sette Vika geri dönmüştü. Az basit hata+etkili ilk servis+daha çok winner denklemiyle ikinci seti 6-2 kazandı Vika.



Üçüncü set ise Masha için diken üstünde geçti adeta. Her servis oyununda servis kırma puanı verdi Vika'ya ve en sonunda da kırdırdı servisini. Azarenka ise bu sette bir oyun hariç servislerinde hiç zorlanmadı. Sharapova'nın artan basit hataları ve mental olarak maçtan düşmesi onun sonunu hazırladı diyebiliriz.


Şu anda devam eden Williams - Errani maçında ise Williams'ın benim beklediğimden daha dominant bir oyun sergilediğini söyleyebiliriz. Errani'nin maçtan önce söylediği "Onu yenmem için yormam lazım, winner atarak onu yenemem." tezi doğru olsa da Williams o kadar etkili ki Errani onu yorayım derken kendisi topun peşinde koşuyor her puanda. Görünüşe göre bizi Azarenka - Williams finali bekliyor. Azarenka'nın ilk US Open finali olacak. Serena ise bu dominantlığını Azarenka karşısında da sürdürebilecek mi acaba göreceğiz. Her ne olursa olsun, harika bir final bizi bekliyor.


Tabii yağmur engel olmazsa.. :)




7 Eylül 2012 Cuma

Sharapova - Azarenka Rekabetinden Bazı Fotoğraflar

Tenisçiler korta çıkarken, yüzler gergin..
Maçtan önce ise ikisi de rahat gözüküyor..
Ebedi dostluk..
Masha servis atmadan önce korta arkasını dönüp konsantre oluyor..
Hırs..



US Open'da Günün Maçları

Bugün TSİ 21.00'de Azarenka - Sharapova maçı ile başlayacağız. Desibeli yüksek bir maç olması kuvvetle muhtemel :) İki tenisçi de çeyrek final maçlarında çok yoruldu, Azarenka, Stosur'a karşı son sette tie-break oynadı ve zor da olsa kazandı. Sharapova ise Bartoli'yi 3 sette geçebildi, eğer yağmur arası olmasa ( Aradan önce ilk sette Bartoli 4-0 öndeydi ve tüm ivme Bartoli'ye kaymıştı ) maçın sonucu çok daha farklı olabilirdi.

Bu iki yüksek desibelli tenisçinin aralarında sert zeminde oynadıkları son 4 maçı da Azarenka kazandı. Kazanırken de çok rahattı bu son 4 maçta. Her ne kadar en son toprakta Stuttgart'ta Sharapova kazanmış olsa da bugün Azarenka'nın galibiyete ulaşacağına inanıyorum. Bahisçiler için ise, 1.44 orandan Azarenka kazanır, 2.05'ten Azarenka kazanır, 1.80'den en hızlı servis 115 MPH üstü gibi bahisleri önerebilirim.

Maçın kilit noktası sakin kalmak olacak ve bu konuda Azarenka'yı daha başarılı buluyorum son dönemlerde.



Günün ikinci maçı Serena Williams ile Sara Errani arasında. Serena son döneme damgasını vurmuş durumda, önüne kim gelirse süpürüyor adeta. Oynadığı son 10 maçta 9 galibiyet aldı, bir tek Cincinnati'de Kerber'e kaybetti. Son dönemde yaptığı maçlara bakınca etkilenmemek elde değil, Sharapova'yı 6-0, 6-1, Azarenka'yı 6-1, 6-2, Ivanovic'i 6-1, 6-3 yenmiş son zamanlarda.

Ancak şöyle bir durum var ki Sara Errani benim düşünceme göre Serena'ya ters gelebilecek bir rakip. Her ne kadar aralarındaki maçlarda 3-0 Serena üstünlüğü olsa da bu şu an için bir ölçüt değil. Roland Garros'ta final gördükten sonra US Open'da da aynı başarıya çok yaklaşan Errani'nin bugün Williams'ı çok zorlayacağını ancak deviremeyeceğini düşünüyorum.Bahisçiler için, sürpriz kuponlarına 4.50 orandan 2.5 set üstü bahsini koymalarını öneriyorum. Onun dışında 1.60 orandan toplam oyun sayısı 16.5 üstü de oynanabilir.

Bu maçın kilit noktası ise Serena'nın servisleri olacak bence. Serena'nın son zamanlarda müthiş bir ilk servisi var, Wimbledon'daki gibi servisler atabilirse Errani'nin işi çok zorlaşacak. Errani'nin kazanması için ise korta müthiş bir enerji getirmesi ve mental olarak kendini koruması gerekecek.


US Open 2012'de Türk Oyuncuların Performansları

Bu sene US Open'da 5 tenisçimiz mücadele etti. Marsel İlhan erkeklerde elemelerden, Çağla Büyükakçay kadınlarda elemelerden,Başak Eraydın ve Cem İlkel juniorlarda elemelerden, İpek Soylu ise juniorlarda ana tablodan katıldı turnuvaya.

Marsel elemelerin ilk turunda Mischa Zverev'e 3-6,1-6 kaybetti ve turnuvaya erken veda etti. Aslında dişine göre bir rakipti ama Marsel 87. liği gördüğü seneden beri ciddi düşüşte. Bir üst basamağa çıkmakta çok zorlanıyor.

Çağla Büyükakçay da Marsel gibi elemelerde elenmesine karşın daha iyi bir performans sergiledi. Elemelerin ilk turunda Ashley Weinhold'u 6-2, 7-5 mağlup etti. İkinci turda elemelerin 11 numaralı seribaşı Lara Arruabarrena-Vecino ile eşleşen Çağla, özellikle ilk sette büyük direnç ortaya koymasına rağmen maçı 6-7(6),2-6 kaybetmekten kurtulamadı ve turnuvaya veda etti. Çağla maçı kazanabilseydi Türk tenis tarihinde bir Grand Slam'de anatablo gören ilk kadın tenisçi olacaktı.

Juniorlarda eleme oynayan iki tenisçimiz Başak Eraydın 1.turda Tornado Alicia Black'e (evet Tornado :) ) kaybederek elendi, Cem İlkel ise ilk tur maçını Maxime Hamou'ya karşı setlerde durum 1-1 iken sakatlanması üzerine maçtan çekilmek zorunda kaldığı için kaybetti ve elemelerde veda etmiş oldu.

Junior anatabloda oynayan Wimbledon'da 3.tur görüp  US Open'da da anatabloda yer alma hakkı kazanan genç tenisçimiz İpek Soylu ise bir büyük başarıya daha imza attı. 1.turda Victoria Rodriguez'i 3-6, 6-2, 6-3'le geçti. 2. turda Chalena Scholl'ü çok çekişmeli geçen maçta ( ilk sette set puanı çevirdi İpek) 7-5'lik 2 setle mağlup etti. 2.tur maçından yaklaşık 3 saat sonra çıktığı 3.tur maçında ise Illka Csoreg'e 2-6, 2-6 yenilerek Wimbledon'dan sonra, US Open'da da 3. tur görerek büyük başarıya imza attı İpek.Bu performasını devam ettirirse 3-4 sene içinde ilk 100'de yer alan, Grand Slam anatablosu görmüş bir kadın tenisçimiz olacak gibi gözüküyor.

İlk Post Güldürsün Dedim..

Tenisin en güzel noktalarından biri de bu video işte, iki efsane, birbirlerinin en büyük rakibi bir reklam çekimindeler ve gülme krizi geçiriyorlar, aynı günün akşamı biri diğerine ace atıyor. Rekabet dediğin budur işte. Videonun güldürme kapasitesi çok yüksek önceden uyarayım sizi. İyi seyirler :)